Müslüm Gürses kimdir, kaç yaşında ve neden öldü? Müslüm Gürses’in Hayatı Hakkında Merak Edilenler

Asıl adı Müslüm Akbaş olan sanatçı, 7 Mayıs 1953’te Şanlıurfa’nın Halfeti ilçesine bağlı Fıstıközü köyünde doğdu. Babası Mehmet ve Emine Akbaş çiftinin ilk çocuğu olarak dünyaya geldi. Zeyno ve Ahmet adında iki kardeşi olan Gürses’in ailesi, ekonomik sıkıntılar nedeniyle o 3 yaşındayken Adana’ya göç etti.

İlkokuldan sonra eğitimine devam edemeyen Müslüm Gürses, bir süre kunduracılık ve terzilik yaptı. 1967’de Adana’da bir çay bahçesinde düzenlenen ses yarışmasına annesinin de desteğiyle şimdi 14 yaşında olan sanatçı, babasının engellemesine rağmen birinci oldu.

Sanatçı, yarıştan sonra ‘Gürses’ soyadını kullanırken halk eğitim merkezinde müzik dersleri almaya başladı. Usta sanatçı, katıldığı bir televizyon programında o günleri şu sözlerle anlatmıştı: ‘Adana’ya geldik. Küçük bir konutta yaşıyorduk. O zamanlar Adana normalde çok sıcaktı. Herkes çatıdaydı. Sıcak olduğu için doğal çatıda da uyuyoruz. Kendi kendimize (şarkı) okuyorduk. Komşular ‘Sesin çok güzel’ dediler. Bir tane daha oku, bir tane daha oku.’ kıtlık. O zamanlar Mustafa adında bir kunduracı arkadaşımız vardı. Halk eğitim merkezine gidiyor, bağlama çalıyordu. Halk eğitim merkezinin hoşluğundan bahsetti. ‘Ben de gidebilir miyim?’ Söyledim. gelebilirsiniz dedi. Oraya gittim, çok güzel, müziğin adına, insan yetiştiriyorlar. 4. veya 5. sınıftaydım. Bir süre gittik. Orada pişirdik. Ne olduğunu gördük. Pahalı öğretmenlerimiz vardı.’

Kendisine yapılan teklifle kısa bir süre çay bahçesinde türküler söyleyen sanatçı, ekonomik sebeplerden dolayı terziliğe dönmek zorunda kaldı. . İlk plağı ‘Emmioğlu/Ovada Taşa Basma’ büyük başarı elde etti.

29 Mayıs 1969’da annesi babası tarafından öldürülünce sanatçı büyük bir şok yaşadı. Bir teze göre Gürses’in kız kardeşi Zeyno Akbaş’ı bir gün öldüren babası hapse girdi. Annesinin ölümü üzerine geldiği İstanbul’da ‘Giyin Kuşan Selvi Boylum/Hayatımı Mahvettiniz’ ve ‘Gitme Gel Gel/Haram Aşk’ adlı 45’erlik iki plak kaydetti. Gürses, “Sevgiyle Kervanlar” adlı şarkısıyla geniş kitlelere ulaşmayı başarırken, “Sevgiyle Kervanlar” adlı 45’i 300 bin kez yayınlanarak dönemin rekorunu kırdı. Askerliğini Mamak’ta yapan sanatçı daha sonra birçok plağı hayranlarıyla buluşturdu.

Müslüm Gürses, 1978 yılında Anadolu gezisi nedeniyle Tarsus’tan Adana’ya dönerken trafik kazası geçirdi. Sürücünün hayatını kaybettiği kazada, öldüğü sanılarak morga kaldırılan Gürses son anda fark edilerek ameliyata alındı. Kazada alnı ağır hasar gören sanatçının kafasına beynini korumak için plaka takıldı. Gürses kaza nedeniyle koku alma duyusunu kaybetti. Duyma duyusu da ciddi şekilde zarar gören sanatçı, konuşmakta güçlük çekti.

Usta sanatçı, ‘Senden Özür Dilerim’, ‘Asi’ ve ‘Ben İnsan Değil miyim?’ Yaptığı albümlerle müzik dünyasındaki ikinci büyük çıkışını yaptı. Yaşadığı acılarla sanatını yoğuran Gürses, şarkılarında umutsuz ve çaresiz hissedenlerin duygularını yorumlamaya çalıştı. Bir röportajında ​​Orhan Gencebay ile arasındaki farkı şöyle anlatmıştı: “Orhan abi bizim liderimiz. Orhan Gencebay ‘Böyle geldi, böyle gitmez’ diyor. böyle gider” dedi.

Müslüm Gürses, ünlü olmadan önce oyuncu olan Muhterem Nur’a aşıktı. Müslüm Gürses ve Muhterem Nur’un yolları 1982’de kesişti. İkisi de Malatya’da bir gazinoda sahne alacaklardı. Rahip Nur, Gürses’ten önce sahneye çıkacağını öğrenince çok üzüldü. İnatla repertuarından bir şarkı söyledi. Bunun üzerine sahnede tartıştılar ve Gürses, Nur Bey’e tokat attı. Bu olayların ardından ertesi gün Malatya’dan ayrılmaya karar veren Parıltı, Gürses’in oteldeki odasının önünden geçerken Gürses’i yatakta bağlama çalarken gördü. ona gitti Gürses, Nur’dan attığı tokat için özür diledi ve ilişkileri başladı.

Müslüm Gürses, 15 Kasım 2012’de kalp krizi geçirerek hastaneye kaldırıldı. Kalp yetmezliği nedeniyle ağır bakım ünitesinde dört ay tedavi gördü. Müslüm Gürses, tedavi gördüğü İstanbul Memorial Hastanesi’nde 3 Mart 2013’te hayatını kaybetti. Ünlü sanatçı kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.